Dün gece sen uyurken, güzelliğine dayanamayıp bir öpücük kondurdum eline, uyandırmamak için sessizce... Gözlerini açtın, bana baktın ve gülümsedin... Sonra tekrar uykuna döndün... Ah, bilsen... İçim eridi be evlatçığım...
Geldin, masamıza oturdun, bizimle yedin içtin. İlk kez barbunya yedin mesela... Biz şarap içerken, şeftali suyunla eşlik ettin bize...Dokuz buçuğa kadar takıldın bizimle. Sonra kocaman bir Alicik olmak için, güzel rüyalarla girmek için en yenisinden yeni yıla, uykuya daldın. Gece 12 olunca, babanla geldik odana... Mışıl mışıl uyuyordun, seni uyandırmamak için kalbimizle tuttuk elini ve eminim ikimiz de içimizden defalarca kez şükrettik seni bize verdiği için Allah... Masamızın ve kalplerimizin baş konuğusun sen evlatçığım... Hep renklendir sen masamızı varlığınla, e mi?
